Sonda söyleyeceğimizi başta söyleyelim. Demokratik haklarımızı kullanmak için AKP’nin  “valisi”nden izin almayacağız.

AKP iktidarı,  emeğe, doğaya ve eğitimden sağlığa tüm haklarımıza dönük saldırganlığını toplumsal muhalefeti, emek hareketini bastırma, sindirme politikasıyla birlikte sürdürüyor.

Başbakan Erdoğan’ın “benim valim” demekten çekinmediği valiler ise kraldan çok kralcı. Kocaeli’de olduğu gibi en temel demokratik hakların kullanımını keyfi bir biçimde yasaklamak, haklarına sahip çıkanların karşısına polis barikatı ile dikilmek ve saldırmak işte bu tutumun örneğidir.

Halkevleri 81. kuruluş yıldönümünü Kocaeli’de “yürüyüş yolunda” yönetici ve üyelerin katılımı ile gerçekleşecek bir yürüyüşle kutlamak istemiştir.  81 yıldır bu ülkede demokrasi mücadelesi veren bir örgüt olarak Halkevleri Kocaeli Şubeleri 81. yılına demokratik haklarını kullanımını sağlayarak girmeyi ve valinin keyfi yasaklarına karşı mücadele etmeyi kendisine görev bilmiştir. Kocaeli Valisi’nin emri ile yürüyüş yolunu kapatan polis, yönetici ve üyelerimize saldırmış ve 20 kişiyi gözaltına almıştır. İçlerinde Halkevleri GYK üyesi Mihrican Atalay’ın da olduğu 6 arkadaşımız tutuklanma talebi ile mahkemeye sevk edilmiştir.

Kocaeli Valisi’nin bir örgütün kuruluş yıldönümü etkinliğini engelleyecek kadar gözünü karartmasının nedeni açıktır. AKP “sokaktan” korkmaktadır. AKP valilerinin demokrasiden anladıkları “AKP’nin çizdiği sınırlarda muhalefetçilik oynamaktır.”  81 yıldır eşitlik, özgürlük, demokrasi ve halkın hakları mücadelesini örgütleyen Halkevleri’nin AKP iktidarı karşısında halkın hakları için “tek yol sokak” diyerek sürdürdüğü mücadelenin ise AKP’nin çizdiği sınırlara sığmadığı/sığmayacağı bellidir.  

Kocaeli’de AKP temsilcilerinin, Kocaeli Valiliği’nin ve polisinin, Halkevleri’nden duyduğu rahatsızlık açıktır.

81. kuruluş etkinlikleri kapsamında Halkevleri üyelerinin yapmak istediği organ bağışı Kocaeli Sağlık İl Müdürlüğü tarafından reddedilmiştir. Kan bağışı için İzmit yürüyüş yolunda stant açmamız engellenmiştir. 81. yıl etkinlikleri kapsamında 81 yılı simgeleyen fidanların dikilmesi Tarım Orman Müdürlüğü tarafından engellenmeye çalışılmıştır.  Halkevi düşmanlığı “organ bağışını” engelleyecek durumda ise bunun üzerinde özellikle durmak gerekir.

Kocaeli’de AKP’nin Halkevi düşmanlığı yeni değildir. Geçtiğimiz yaz, ülke çapında “yaz okulları”nda binlerce çocuğu bilimle, sanatla tanıştıran parasız atölye çalışmaları yapan Halkevleri’nin Kocaeli şubelerinde yaz okuluna gelen çocukların velileri polis tarafından “çocuklarınızı Halkevleri’ne göndermeyin” denerek tehdit edilmiştir. Halkevleri’nin velileri tehdit eden polisler hakkında soruşturma açılması için yaptığı başvuru reddedilmiştir.

25 Kasım 2011 tarihinde Kocaeli toplumsal muhalefet güçlerine dönük bir sabah “operasyonu” ile Halkevleri yöneticisi 4 arkadaşımız hiçbir delile dayanmayan keyfi bir biçimde gözaltına alınıp “terör örgütü üyeliği” gibi bir suçlama ile tutuklanmıştır. Kocaeli Valisi “operasyonun” ardından “Suçu olmayan hiç kimse sabah 5’te evinden alınmaz” diye açıklama yapmıştır. Oysa 2 ayı aşkın bir süre boyunca keyfi bir biçimde özgürlükleri ellerinden alınan arkadaşlarımız, iki buçuk ayın sonunda dosya Özel Yetkili Mahkeme’nin verdiği “takipsizlik” kararıyla tahliye edilmiştir.

Kocaeli Valisi’nin yorumunun nedeni açıktır. Halkın haklarını savunmak ve AKP iktidarının politikalarına karşı olmak vali için “suç”tur.

Kocaeli’nde 6 Nisan 2012’de Kocaeli Üniversitesi’ne gelmesini protesto eden üniversite öğrencilerine dönük polis saldırısı sonucu 55 öğrencinin gözaltına alınması ve 46’sına 5’er ay hapis cezası verilmesi bu anlayışın ürünüdür.

Aralık ayında insanca yaşanacak bir asgari ücret için Kocaeli’de sokağa çıkan Devrimci Sağlık İş üyelerine dönük polis saldırısı bu anlayışın ürünüdür.

Halkevleri olarak yıllardır kesintisiz biçimde halkın hakları mücadelesini büyüttüğümüz, devletin depremle halkı baş başa bıraktığı sokaklarda yeni bir yaşamı halkla birlikte inşa ettiğimiz, parasız sağlık ve eğitim için okul okul, hastane hastane mücadele ettiğimiz, depremzedelerin barınma hakkına göz dikenlerin karşısına “barınma haktır” diyerek çıktığımız, yoksul mahallelerde halkın ulaşım hakkını mücadeleyle kazandığımız Kocaeli’ni AKP’nin valisine, polisine, AKP faşizmine teslim etmeyeceğimizi bir kez daha ilan ediyoruz.

Oya Ersoy

Halkevleri Genel Başkanı