TOPLUMSAL VE DEMOKRATİK BARIŞ İÇİN İNİSİYATİF ALIYORUZ
Kürt Sorunun’da herkesin kendi toplum tahayyülüne uygun olarak tavır alması gereken tarihsel bir dönemden geçiyoruz.
Bugün Kürt sorunu, varlığını yıllardır reddedenlerin bile gündemine girmişse, bu, asıl olarak Kürt halkının otuz yıldır verdiği mücadelenin diğer yanda da “Barış Hemen Şimdi” sloganının sahibi solun, emek ve demokrasi mücadelesinin eseridir.
Gelinen ve önemsenmesi gereken bu aşamanın nasıl ilerleyeceği bir mücadele konusu olarak önümüzde durmaktadır.
Bizler, bu anlayışla, iktidarların savaş ve düşmanlaştırma politikalarının olumsuz sonuçlarını yaşayan başta Türk ve Kürt halkları olmak üzere bu topraklarda yaşayan bütün halkların demokratik birliği ve ve yeniden kardeşleşmesi için sorumluluk almak üzere bir araya geldik.
Bu dönemin, Türkiye halklarının eşitlik, özgürlük, adalet içerisinde, bağımsız, demokratik, laik bir Türkiye‘de yaşaması hedefine doğru başarılı bir yürüyüşe dönüşebilmesi için inisiyatif alıyor ve bu amaçları paylaşan herkesi yürüyüşümüze davet ediyoruz.
Çatışmasızlığa sahip çıkalım!
Son 30 yıldır yaşanan çatışmalarda, hep olduğu gibi, en başta yoksul, emekçi Kürtler ve Türkler öldü, yani “biz öldük”.
Mevcut çatışmasızlık bir “an”dır ve bu an’ın sürekli kılınması için çaba gerekiyor. Çatışmasızlığa sahip çıkmak, buradan toplumsal bir barışa doğru yol almak için mücadele sözü veriyoruz!
“Bizi bizle” çatıştıracak her türlü “oyunu” teşhir edecek, Türk ve Kürt çocuklarının yeniden ölmesine izin vermeyeceğiz!
Milliyetçiliğe izin vermeyelim!
Türk-Kürt, Alevi-Sünni ve diğer toplumsal kesimler ve halklar arasında ötekileştiren, aşağılayan, eşitsizlik, ayrımcılık yaratan her türden söz ve hareketin dönüp “bizi” vurduğunu yaşayarak öğrendik. Bu yüzden, artık hiç kimsenin, hiçbir toplumsal kesimin eşitsizliğe mahkum edilmesine, baskı ve ayrımcılığa uğramasına izin vermeyelim diyoruz!
Ve söz veriyoruz: Her türlü ırkçı, milliyetçi, şoven, kafatasçı, ayrımcı, aşağılayıcı söz ve eylemlere, kim yaparsa yapsın, karşı çıkacağız.
Sorun bizim, hepimizin!
Kürt sorunu, yalnızca iktidarla Kürt Hareketi arasındaki bir sorun değil, başta emekçiler olmak üzere Türkiye toplumunun tüm kesimlerinin ortak sorunudur. Bu sorunu; hepimiz için eşitlik, özgürlük ve hak taleplerinin bir parçası olarak ele almadıkça gerçek bir çözüme kavuşturamayacağımızın bilincindeyiz.
Bu nedenle; başta Türkler ve Kürtler olmak üzere bu ülkede yaşayan herkesin demokratik zeminde birlikteliğini sağlamayı temel ödevlerimizden sayıyor, gereğini yapmaya söz veriyoruz!
Karşı çıkalım!
İktidarın emek, kadın, Alevi ve doğa düşmanı politikaları sonucu toplumda biriken AKP karşıtlığı, sınıf mücadelesi perspektifi ile ele alınmadığında, şovenizme ve Kürt düşmanlığına kaynaklık edebiliyor. Kimi sol söylemli liberal çevrelerin tutumları “çözüm ve demokrasi” beklentisi üzerinden AKP’nin tüm otoriter siyasal hedeflerini meşrulaştırma işlevi görüyor.
Bizler; Türk ve Kürt halkları arasında düşmanlık duygularını yaymaya çalışanlara karşı çıkarken, AKP’ye, onun emek, halk, kadın ve doğa düşmanı politikalarına ve gerici siyasal projelerine karşı mücadelemizi de sonuna kadar sürdüreceğiz!
Barışı ve demokrasiyi birlikte savunalım!
AKP halklarımızın barış ve kardeşlik özlemlerini kendi siyasi hedefleri doğrultusunda istismar ediyor. Süreci kendi iktidarını tahkim etmek, neo-liberal, neo-İslamcı bir rejim inşasına rıza sağlamak, barış özlemini kendi anayasa projesinin desteği haline dönüştürmek ve “Başkanlık Sistemi” için araç olarak kullanmaya çalışıyor.
Eskisinden daha otoriter bir “yeni” rejimin inşasını kabul etmeyen herkesi, barışı ve demokrasiyi birlikte savunmaya çağırıyor, AKP’nin “yeni” rejimini tahkim edecek düzenlemelerin barışın bedeli olarak dayatılmasına izin vermeyeceğimizi ilan ediyoruz.
Ortadoğu’da emperyalist müdahaleye hayır!
Komşumuz Suriye’de ortaya çıkan tablo ve AKP’nin Ortadoğu’yu yeniden sömürgeleştirmeyi amaçlayan emperyalist programlarda etkin olma çabasının Ortadoğu ve ülkemiz halkları için ne denli tehlikeli olduğu Reyhanlı’da bir kez daha görüldü. Kürt sorununda toplumsal-demokratik çözümün ve gerçek bir barışın yolu, emperyalistlerin ve AKP'nin bölgeyi savaşlara sürükleyecek stratejilerine karşı mücadeleden de geçiyor.
Bizler; Ortadoğu’da her türlü emperyalist müdahaleye karşı çıkacak, “Türk-Kürt el ele, bölgesel sefere” anlayışı karşısında, ülkemizdeki barışla bölgemizdeki barışı birbirinden koparmadan savunacağız!
İnisiyatif alalım!
Biz biliyoruz ki, Türk ve Kürt halkları arasındaki ilişkinin eşitlik, özgürlük temelinde, demokratik birlik şeklinde gerçekleşmesinin tek güvencesi; solun, devrimcilerin Türk ve Kürt emekçilerinin ortaklığını esas alan ilkesel tutumudur.
Ateşkesin kalıcı bir barışa dönüşmesi için demokratik çözüm adımlarının hızla atılması,
Kürt halkının ve tüm ezilen kimliklerin eşit yurttaşlık temelinde özgürleşmesi,
Barışı; özgürlük, bağımsızlık, eşitlik ve gerçekten laik bir Türkiye için mücadelemizle birlikte savunmak için yola çıktık.
Bizler ülkenin ilerici, demokrat, emekten yana, sol, sosyal demokrat, sosyalist, devrimci kesimleri ve bireyleri olarak ülkemizin kaderini birlikte değiştirmek, toplumsal zeminlerde halkların tarafı olduğu gerçek bir barışı güçlendirerek halkların kucaklaşmasını mümkün kılmak amacıyla bir inisiyatif örgütlüyoruz. Böylece sürece soldan, emekten yana aktif müdahale edeceğiz, bu yöndeki çabaları örgütleyeceğiz.
Bu hedeflere uygun olarak gerçekleştirilmiş tüm çabaları anlamlı ve yüreklendirici bulan inisiyatifimiz, bundan sonra da aynı doğrultudaki her türlü çabayı destekleyecek, solun ve sınıf hareketinin birleştirici/ dönüştürücü tarihi birikimini sahiplenerek davranacaktır.
Bu çerçevede sorumluluk alıp emek sarf etmek isteyen herkesi, her kesimi birlikte yürümeye, birlikte mücadele etmeye çağırıyoruz!
Bu davet bizim!
TOPLUMSAL VE DEMOKRATİK BARIŞ İNİSİYATİFİ