Savaş lobisine dönüşen AKP kurmaylarının, AKP iktidarının geleceğini garanti altına almak için binlerce insanı ölüme sürüklediği tartışma konusu olmaktan çıkmıştır.
Reyhanlı’da 53 yurttaşımızı kimin öldürdüğü bugün yayınlanan ses kaydında açığa çıkmıştır.
Cilvegözü sınır kapısında patlatılan bombanın hangi ellerle yerleştirildiği açığa çıkmıştır.
Hatay’da Alevi yurttaşlarımızın din önderi olarak kabul ettiği Ali Yeral’ın evine girip tehdit mektuplarını yazan ellerin kime ait olduğu artık muamma olmaktan çıkmıştır.
Hıristiyan metropollerin kaçırılarak öldürülmesinden kimin çıkarı olduğu ayan beyan ortadadır.
Açığa çıkan yeni ses kayıtlarına göre “Ben öbür tarafa 4 tane adam gönderirim, 8 tane boş alana füze de attırırım. Problem değil o gerekçe üretilir” diyen Fidan daha önce işlenen bütün faili meçhul cinayetlerin adresini göstermiştir.
Suriye’de vahşice katledilen binlerce insanın siyasi sorumlusu halen iktidar koltuğunda oturan Tayyip Erdoğan, Ahmet Davutoğlu ve onların şer ortağı AKP’li bakan ve milletvekilleridir.
12 yıldır ülkemizi yalanla, iftirayla, baskıyla, ölümle yönetmeyi kendisine görev bilen başta Tayyip Erdoğan olmak üzere bu kanlı ortaklığın bütün bileşenleri için demokratik ülkelerde yapılacak olan çağrı derhal görevden alma ve yargı önüne çıkarma olmalıdır. Ancak iktidar koltuğunda şer ortaklığında bulunanlar hakkında hukuki işlem başlatacak,yargılayacak ve hakkettikleri cezaya çarptıracak yargının olmadığını bugüne kadar işleyen süreçte hep birlikte görmüş olduk.
AKP’nin şer ortaklığını, savaş çığırtkanlığını, mezhepçi politikalarını, gericiliğini ve ülkeyi yönetmekte uyguladığı bütün faşist uygulamaları tek bir güç durdurabilir ve hesap sorabilir. O da halkımızdır.
Onur, saygı, adalet ve özgürlük talepleriyle Haziran ayından itibaren sokaklarda AKP’den hesap soran milyonlarca onurlu yurttaş AKP’yi geldiği karanlığa geri gönderecektir.
Hatay Halkevi