BASINA VE KAMUOYUNA
Türkiye Büyük Millet Meclisinde; Meclis gündemine getirilen ve geldiği gibi geçen “Kitle İmha Silahlarının Yayılmasının Önlenmesi” hakkında kanun teklifi içinde yer alan bazı hükümlerle, Derneklere yönelik bir müdahale hazırlığı içinde olunduğunu üzülerek görüyoruz.
Toplum olarak; evrensel hukuka uygun daha fazla özgürlük ve demokrasi, daha eşit ve adil bir yargı sistemi taleplerinin arttığı şu günlerde, iktidar; şimdi de DKÖ ve STK’ nı baskı altına alıp; üyelerinin sorunlarını dile getirmelerini ve gerçek görevlerini işlevsiz hale getirecek, bununla da kalmayıp mal varlıklarına el koyabilecek, yönetimlerine kayyım atayabilecek olan bir düzenleme yapmıştır.
Getirilen yasa tasarısı; İçişleri Bakanı, Vali ve diğer görevlilere, DKÖ, STK’ nın yönetiminde bulunan ve hakkında terör soruşturması açılan isimleri görevden alma, Derneğin faaliyetlerini geçici olarak durdurma ve gerekli görürse yönetimine kayyım atama yetkisi veriyor.
Bizler önceki uygulamalardan da biliyoruz ki, her gün sahte deliller ve gizli tanıklarla açılan onlarca soruşturma ile yasal faaliyetlerin terör kapsamında değerlendirildiği, yasa ile antidemokratik yetkilerle donatılmak istenen Bakanlığın başındaki şahsın, görev sınırlarını da aşarak, bütün muhalifleri düşman ilan eden, hatta hakaret ve tehditlerle dolu söylemlerinin devam ettiği bir iklimde bu yasa tasarısının tek bir anlamı vardır.
Alenen ve bilerek söylenmek istenen şudur ki, bizim dışımızda kimse konuşmayacak ve “DERNEKLERİ DE SUSTURACAĞIZ”
Getirilen yasaya baktığımızda; asıl amacın demokratik haklara sınır getirme olduğunu görüyoruz. İktidar, özellikle GEZİ sürecinden bağlayarak, DKÖ ni hedef gösteriyor. 2018 de kaldırılmış olan OHAL KHK’ larını yasa maddelerine dönüştürerek olağan dönemde OHAL hukuku yaratıyor. Olumsuz koşullara direnen Dernek, Vakıf, Sendika ve Meslek Odaları gibi hak temelli kuruluşların güçlenmesinin önü kesilmeye çalışılıyor.
Bundan 15 gün önce “Demokrasi ve Adalet” reformundan söz edenlerin, asıl niyetlerinin ne olduğunu ve reform sözünden ne anladıklarına bir kez daha tanık oluyoruz.
Halkın, tek adam yönetimine artık yeter dediği bir ortamda tek adam, “DERNEKLERİ DE BEN YÖNETECEĞİM” diyor.
Diktatörlüğe, darbelere ve tüm antidemokratik oluşumlara karşı demokrasi ve özgürlükleri savunmayı kendine amaç edinmiş olan DKÖ ve STK. ları olarak; halkın sesini kesmeye yönelik çıkartılan bu antidemokratik yasayı protesto ediyoruz. İktidarın, Evrensel Hukuka ve Anayasaya aykırı olan tüm girişimlerine son vermesi çağrımızı bir kez daha yineliyoruz.
Demokrasiden ve özgürlüklerden yana tüm güçleri çıkarılan bu antidemokratik yasa tasarısı karşısında ortak tavır almaya ve birlikte mücadele yapmaya çağırıyoruz.