Basına ve Kamuoyuna
AKP Hükümeti, Halkevleri’nin “Kamuya Yararlı Dernek Statüsü”nü Kaldırmak İçin Harekete Geçti;
AKP, YOKSUL HALKLA SAVAŞINDA, YOKSUL HALKIN ÖRGÜTÜ HALKEVLERİ’Nİ HEDEF SEÇİYOR !
Halkevleri’nin, 1961 yılından bu yana sahip olduğu “kamuya yararlı dernek” statüsünün kaldırılması yolunda AKP hükümeti tarafından çalışmalar yapıldığı ve konunun, İçişleri Bakanlığı’nın başvurusu üzerine Bakanlar Kurulu gündemine alındığı, kimi basın-yayın organları tarafından kamuoyuna duyurulmuştur.
AKP hükümetinin, emperyalist güçlerin ve uluslararası tekellerin çıkarları ve istemleri doğrultusunda uyguladığı neo-liberal politikalara, en temel kamusal hizmetlerin özelleştirip piyasalaştırılmasına, ülkemizde benzeri görülmemiş bir yoksulluğu ve güvencesizliği yaratılmasına; öte yandan toplumsal eşitliği, özgürlüğü ve ülkemizin bağımsızlığını yok eden gerici ve Amerikancı politikalarına karşı, dernek tüzüğümüzün ve tarihsel misyonumuzun da bir gereği olarak sürdürdüğümüz haklı ve onurlu mücadelemiz kamuoyunun bilgisi dahilindedir.
Bu nedenle açıkça görülmektedir ki, AKP hükümeti, kendi iktidarına ve uygulamalarına karşı çıkan, eleştirel yaklaşan, halka karşı yüzünü teşhir eden bütün ilerici, halktan yana toplumsal muhalefet hareketlerine gösterdiği tahammülsüzlüğü, şimdi de Halkevleri’ne karşı sergilemektedir.
“Deniz Feneri” gibi iktidar yanlısı dernek ve sivil kurumların hukuka aykırı eylemlerine, yolsuzluklarına göz yumulurken, Halkevleri’ne saldırılması, yukarıda açıklanan nedenlerle anlaşılır olmakla birlikte, demokrasi ve hukuk anlayışı açısından son derece kaygı vericidir.
Halkevleri, AKP iktidarına ve uygulamalarına karşı mücadelesini yükselttiği bir dönemde, 2006 yılı Nisan ayında, İçişleri Bakanlığı ve Maliye Bakanlığı tarafından olağandışı bir denetlemeye alınmış; mülkiye müfettişlerinin, bakanlık denetçilerinin ve maliye uzmanlarının yer aldığı kalabalık bir heyet tarafından yaklaşık birbuçuk yıl boyunca denetlenmiştir. Halkevleri’nin yetkili organlarının bir kararına/yönlendirmesine dayanmasa da, üyelerimiz tarafından Trabzon ve Mersin illerinde gerçekleştirilen, Başbakan ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yumurta atılarak protesto edilmesi olayları da, bu denetlemeye dair manidar bir zamanlamayı işaret etmektedir. Bu denetlemenin olağandışı uzunluktaki süresi dahi, Halkevleri’ne yönelik siyasallaşmış bir idari yaklaşımın sergilendiğini ve aynı zamanda, Halkevleri aleyhine kanıt bulamamanın çaresizliğini ortaya koymaktadır.
Bu denetleme sürecinde genel merkez ve bütün şube mekânlarımız, bütün evrakımız ve arşivimiz, gerçekleştirdiğimiz bütün çalışmalar, denetlemeyi gerçekleştiren heyete açılmıştır. Çünkü Halkevleri’nin, “Deniz Feneri” gibi AKP yanlısı dernek ve sivil kurumların aksine hesabını veremeyeceği ne bir yolsuzluğu, ne de kirli saklı ilişkileri bulunmaktadır. Yine bu denetleme sürecinde toplam 120 sayfalık bilgi ve belge tarafımızca denetlemeyi gerçekleştiren bakanlık görevlilerine sunulmuş, Halkevleri’nin kamu yararına çalışmaları kanıtlarıyla ortaya konulmuştur.
Bu konuda, yalnızca 2006-2008 döneminde gerçekleştirdiğimiz kimi çalışmaları ve ulaştığımız başarıyı, aşağıda kamuoyunun bilgi ve takdirine sunmak isteriz;
-Özellikle gençlerimizi, kültürel yozlaşmadan ve zararlı alışkanlıklardan uzaklaştırarak, onları kültür-sanat alanına yönlendirmek amacıyla yürütülen çalışmalarda; müzik, tiyatro ve halk oyunları dallarında gösteri yapabilecek duruma gelmiş 25 sanat grubu oluşturulmuştur.
-Yalnızca Halkevleri tiyatro gruplarının ülke çapında ulaştığı seyirci sayısı 10.250 dir. Gösterimler, ekonomik-sosyal nedenlerle yaşamı boyunca bir kez bile tiyatro izlememiş olan yoksul halka ücretsiz sunulmuştur.
-Bağlama, gitar, halk oyunları, drama, yazarlık, fotoğraf, film, tiyatro vb. alanlardaki ücretsiz eğitim programlarımıza 2250’nin üzerinde katılım gerçekleşmiştir.
-Gençlerimize yönelik çeşitli dallarda verilen sportif eğitimlerde, 125 gencimize yetenek kazandırılmıştır.
-Eğitime destek kapsamındaki etüd çalışmalarımızdan (özellikle fizik, kimya, matematik derslerinde destek eğitimi) 1200 çocuğumuz ve gencimiz ücretsiz faydalanmıştır.Ücretsiz yabancı dil kurslarımıza 50’nin üzerinde katılım olmuştur.
-Yetişkinlere yönelik ücretsiz okuma-yazma kurslarımızdan çoğu kadın olan 100’ün üzerinde yetişkin yararlanmıştır.
-Eğlence endüstrisinin sinema alanında yarattığı niteliksizleştirmeye karşı, ülke ve dünya sinemasının nitelikli ürünlerini yoksul halka ücretsiz ulaştırma ve halktan yana, emekten yana bir sinemanın gelişimini teşvik etmek amacıyla, başta “Uluslararası İşçi Filmleri Festivali” olmak üzere çeşitli sinema etkinlikleri düzenlemiş, bu kapsamda yaklaşık 30.000 kişi ücretsiz sinema gösterimleriyle buluşmuştur.
-Şubelerimizde çeşitli konularda gelenekselleşen ve yoksul halkımıza ücretsiz sunulan kültür-sanat şenliklerimize bu dönemde katılım sayısı 58.000’i aşmıştır.
-Halkımızın, gerek ülke gerekse dünya çapındaki ekonomik, sosyal ve siyasal konularda bilinçlenmesinin yanı sıra, haklarını savunma ve yurttaşlık bilincini de kazandırma amaçlı çeşitli konularda gerçekleştirilen söyleşi, panel, seminer gibi etkinliklerimize ülke genelinde 17.000’nin üzerinde kişi katılmıştır.
Halkevleri, AKP iktidarına yakın dernek ve diğer sivil kurumların yürüttüğü bilinen yardım çalışmalarından farklı olarak, halk içinde bir dayanışma kültürünün geliştirilmesine, öte yandan yoksulluğun ve güvencesizliğin nedenlerinin de halka kavratılmasına öncelik vermiştir. Halkevleri tarafından yoksul halka yönelik gerçekleştirilen sayısız yardım çalışması, bu kapsamda bir “imece” kültürüyle ve aydınlanma çalışmasıyla birlikte örgütlenmiştir.
Halkevleri, yoksulların karnını doyurmaktan çok, onları yoksullaştıran politikaların teşhirine, yoksulluğun nedenlerini kavratmaya ve yoksul halkı, en temel hakları için mücadeleye yöneltmeyi temel bir görev ve sorumluluk bilmiştir.
Halkevleri, “halkın hakları” başlığı altında, bizzat AKP iktidarı tarafından özelleştirilen, piyasalaştırılan ve vahşice tahrip edilen halkın parasız, eşit ve nitelikli eğitim, sağlık, sosyal güvenlik, barınma, ulaşım, su, enerji hakkı için, bir yurttaşlık bilincini ve mücadele kültürünü örgütlemiştir.
AKP iktidarını asıl korkutan da, sanırız budur.
Onlar, yoksul halkımızı yarım paketlerine muhtaç ve minnettar kılarak, gerçekte onları yoksullaştıran uygulamalara karşı bilinçsiz, örgütsüz ve tepkisiz kılmaya çabalarken; Halkevleri, yoksullar arasında bir dayanışmayı ve hakları için örgütlenmeyi, ülkenin dört bir yanında inşa etmiştir.
Halkevleri hakkında şu an Bakanlar Kurulu gündeminde olan “kamuya yararlı dernek statüsünün kaldırılması” konusu, salt bir idari tasarruf olmanın ötesinde, Halkevleri’nin anılan çalışmalarını engellemeye ve hatta kurumsal varlığını yok etmeye yönelik bilinçli bir siyasi saldırıdır.
Nitekim, AKP iktidarının benzer bir yolu izlediği geçmişin Demokrat Parti iktidarı da, ülkemizi gericileştirme ve Amerikancılaştırma sürecinde öncelikle Halkevleri’ni hedef almış, 11 Ağustos 1951 tarihinde çıkardığı bir yasa ile Halkevleri’ni kapatarak, bütün mal varlığına el koymuştur. Halkevleri, 12 Mart ve 12 Eylül’de de kapatma istemiyle karşılaşmış, ancak hakkında bu yolda açılan bütün davalardan aklanmıştır.
Yıl 2008 dir ve demokratlık, insan haklarına ve özgürlüklerine saygı konusunda öteden beri “kendine Müslüman”, ikiyüzlü bir tutum takınmış olan AKP iktidarı, şimdi Halkevleri’ne saldırmaktadır.
Ancak bilinmelidir ki, Halkevleri, “kamuya yararlı dernek” statüsünü, ülkenin efendilerine uşaklık yaparak, bir lütuf ya da ayrıcılık olarak elde etmemiş, hiçbir zaman da bu statüyü böyle kavramamıştır. Halkevleri, kuruluşundan bu yana 76 yıllık tarihi boyunca, halkla bütünleşmiş olmanın; insanca bir yaşam, güvenli bir gelecek ve tam bağımsız bir ülke özlemine ulaşmak amacıyla, “halk için, halkın içinde ve halkla beraber” mücadele etmenin bir onuru olarak bu statüyü kazanmıştır.
Bu nedenle, Halkevleri hakkındaki asıl yargıyı, halkımız, vicdanında çoktan vermiştir.
AKP hükümetinin Bakanlar Kurulu’nun gündeminde olan “kamuya yararlı dernek” statümüzü kaldırması, şüphesiz bir sürpriz olmayacaktır. Hatta bu konuda AKP hükümetini, hemen şimdi İçişleri Bakanlığı’nın başvurusunun gereğini yapmaya davet ediyoruz. Halkevleri, böylesi bir karar sonrası her türlü yasal hakkını kullanacak, konuyu yargıya taşıyacaktır.
Ancak asıl önemlisi, hiçbir güç ve saldırı, Halkevleri’ni haklı ve onurlu mücadelesinden geri döndüremeyecektir.
“Alnı ak, başı dik, özgür ve eşit insanların ülkesini kurma” yolunda, adımlarımızı kararlılıkla atmaya devam edeceğiz.
Kamuoyuna saygı ile duyururuz.
Merkez Yürütme Kurulu