İhlas Haber Ajansı’nın (İHA) abonelerine 1 Mayıs tarihinde geçtiği “Türk-İş Başkanı’na saldırdılar” başlıklı haberde Halkevleri kurumunun adını anarak yazılanlar hiçbir biçimde gerçeği yansıtmamaktadır. 1 Mayıs meydanındaki miting sırasında kürsüden inerken düşerek kolu kırılan Sağlık-Sen Genel Başkanı Mahmut Kaçar ambülansa götürülürken bir protesto yaşandığını iddia eden İHA, “Halkevleri adı altında toplanan bir grup, Kaçar'ı ambulansa götürmek için çabalayan sendikacıları protesto etti” diye bir iddiada bulunmuştur. 

Bu iddia tümüyle gerçek dışıdır, hayal mahsulü ve kasıtlıdır, böyle bir olay yaşanmamıştır:

1. Alanda “Halkevleri adı altında toplanan bir grup” bulunmamaktadır. Alanda 78 yıllık onurlu mücadelesiyle ve “Güvenceli İş, İnsanca Yaşam” talebiyle yoksul mahallelerden binlerce insanla 1 Mayıs alanına akan Halkevleri bulunmaktadır. Halkevleri’nin resmi korteji dışında alanda aynı ismi kullanan başka bir grup yoktur, olamaz!
2. Halkevleri yöneticileri ve üyeleri 1 Mayıs alanına kitlesel, kararlı ve disiplinli büyük bir kortejle girmişlerdir. Bu kortej ne yaptığının, ne için o alanda olduğunu bilen insanlardan oluşmaktadır. Halkevleri’nin yürüyüş kolu kararlı mücadelelerde kurulan örgütlü bir yürüyüş koludur. Halkevleri, alanda bahsedilen ambulansın oldukça uzağında yerini almıştır.
3. Halkevleri kortejindeki herkes Hak-İş Başkanı Salim Uslu ve Türk-İş Başkanı Mustafa Kumlu’yu televizyonlardan, basından tanıyabilir. Zira bu kişiler işçi sınıfı her ayağa kalktığında, mücadeleyi zaafa uğratacak çeşitli hamleleriyle iktidar yanlısı medya tarafından parlatılmaktadırlar. Ancak Sağlık-Sen Genel Başkanı Mahmut Kaçar’ın ne kendisi ne de örgütü Halkevleri örgütü üyelerince ve yöneticilerince tanınır, bilinir. Tanınmayan, bilinmeyen bir kişinin hastaneye götürülmesinin protesto edildiği iddiası hayal mahsulü haberin en desteksiz yanıdır.
4. Bu kişi tanınsa dahi, her kim olursa olsun, yaralı bir kişinin ambülansa götürülmesini protesto edecek bir insan ne o alandaki ilerici emek örgütlerinden ne de Halkevleri’nden çıkar. Geçtiğimiz 1 Mayıs’larda hastanelere gaz bombası atanların, tek kişinin üzerine hınçla saldıranların, linç gösterilerinde ırkçı-gerici sloganlar höykürenlerin kimler olduğunu bu halk bilmektedir. İHA, kendi hitap ettiği siyasi çizginin resmi ve sivil unsurlarının eylemleriyle ilerici halk ve emek örgütlerinin eylemlerini birbirine karıştırma çabalarından vazgeçmelidir.
5. Yıllar süren kararlı mücadele sonucu 1 Mayıs alanı kazanılmış, üstüne üstlük iktidarın 1 Mayıs’ı bazı işbirlikçi sendikacılar eliyle amacından saptırma girişimi başarısızlığa uğramıştır. Başbakan’ın 2 Mayıs tarihli “Taksim’i siz almadınız, bir verdik” üslubundaki açıklamaları da göstermiştir ki emeğin birlik, mücadele ve dayanışma gününü kendi amacı doğrultusunda yönlendirme girişiminin başarısızlığı iktidarı telaşlandırmıştır. İşçi sınıfı, kolayca satın alınan düzen içi güçlere benzememektedir. İktidarın hevesi kursağında kalmış, “büyük lokma”yı yutamamıştır. Bunun telaşıyla 1 Mayıs alanına gerçek anlamını veren, 1 Mayıs’ı kazanan ilerici emek ve halk örgütlerine karşı saldırgan bir dil kullanılması, bunun da iktidar yanlısı medya eliyle yapılması şaşırtıcı değildir.  
6. İHA’nın çizgisinin farkındayız! IMF ve Dünya Bankası toplantıları sırasında IMF Başkanı’nın konuşma yapacağı Bilgi Üniversitesi önünde basın açıklaması yapmaya çalışan ve polisin saldırısına uğrayan Halkevciler hakkında polise “istihbarat” veren İHA muhabirinin tavrının münferit olmadığı bu haberlerle bir kez daha anlaşılmıştır. Bir süredir Halkevleri’nin ulaşım ve barınma hakkı başta olmak üzere “İnsanca yaşam, güvenceli iş” başlığıyla yükselttiği hak mücadeleleri iktidarı rahatsız etmekte, iktidar yanlısı medya Halkevleri’ne karşı sistematik bir saldırı kampanyası yürütmektedir. Bu kampanyanın başını çeken Zaman gazetesinin ardından, şimdi İHA “ben de varım” demektedir. Halkevleri’ne yönelik olası saldırıların yolunu yapmakta olan bu haberlerin anlamının farkındayız ve takipçisi olmaya devam edeceğiz. Yasal haklarımız saklı kalmak kaydıyla İHA'nın bu haberi acilen düzeltmesini ve abonelerine düzeltmeyi servis etmesini talep ediyoruz.

   Halkevleri Basın Merkezi