Rize Ticaret Borsası sonunda pes etti. Bir süredir yeni Çay Kanun Taslağı hazırlığında olan Rize Ticaret Borsası Başkanı Mehmet Erdoğan bir açıklama yaparak, Çay Kanunu Taslağını, “sektörle ilgili düzenleme ihtiyacı hasıl olana kadar” gündemlerinden çıkardıklarını söyledi.

Halkevleri son 2 aydır Rize Ticaret Borsası'nın hazırlamak istediği kanun taslağına karşı çalışma başlatmıştı. Yapılan köy ve ev toplantıları ile üreticilere yapılmak istenen oyunlar anlatılmıştı. Son olarak da Kanun Taslağı'nın Haziran ayında Meclis'e gönderileceği duyurulunca tüm bölgede afişleme yapılmış ve imza kampanyası başlatılmıştı. Halkevleri 23-24 Haziran tarihlerinde Hopa/Kemalpaşa'dan Rize'ye kitlesel bir yürüyüş yapacağını duyurmuştu.

Başbakan Tayyip Erdoğan 12 Haziran'da Rize ziyareti sırasında borsa tarafından hazırlanan taslağa tepkileri görmüş ve bu hazırlığın kendileriyle alakası olmadığını söylemişti. Erdoğan'ında arkalarından çekilmesinin ardından bölgede gelişen tepkilerden çekinen Rize Ticaret Borsası Başkanı Mehmet Erdoğan bir açıklama yaparak taslağı gündemlerinden çıkardıklarını duyurdu. Erdoğan; ''Bu kanun taslağı AK Parti'nin bir çalışması değildir. Kamuoyunda öyle gibi gösterilmeye çalışıldı. Bu tamamen özgürce hazırladığımız bir çalışmaydı. Bu konu ile ilgili Başbakanımıza da bilgi vermiştik. Ancak gündemimizden çıkartmamızda Sayın Başbakanımızın da etkisi olmuştur. İdarecilerin sahiplenmediği bir çalışmayı devam etmenin getirisi olmazdı. Fakat yapılan çalışmalarda böyle bir çalışmaya ihtiyaç olduğu açıkça görülmüştür. Çay Kanunu hazırlanıncaya kadar, 25 yıldır nasıl hatır gönül işi ile veya bağıra çağıra çayın sorunlarını çözmeye çalıştıysak, bundan sonrada böyle devam edeceğiz''  dedi.

 Kanun taslağının geri çekilmesinden dolayı amaca ulaşıldı ve bu nedenle 23-24 Haziran'da yapacağımız yürüyüşü erteledik.  Biz Halkevciler olarak; Çay üreticilerin her sorununda, her talebinde hak mücadeleleri ekseninde haklarımızı sokaklarda aramaya devam edeceğiz. Çay üreticilerinin sorunları bu çay yasa tasarılarıyla başlamamıştır. Çayda kota ve de kontenjan uygulamaları devam ettikçe, çay üreticileri özel çay fabrikalarına mecbur bırakıldığı sürece hak arama eylemlerimiz sürecek. Eğer üreticinin insanca yaşam taleplerini içeren çay yasa tasarısı ortaya çıkarılmaz ise Kemalpaşa –Rize yürüyüşümüz tekrar yapılacaktır.

 Çay üreticilerin sorunları çözülmedikçe AKP iktidarının ve sermayenin  baş belası olmaya devam edeceğiz. Biz çay üreticileri olarak insanca yaşaya bileceğimiz bir ücret talep ediyoruz.çayda uygulanan kota ve de kontenjana son verilmesini,üreticinin özel sektöre teslim edileceği uygulamalara derhal son verilmesini istiyoruz.

 Tüm bunlar gerçekleşene kadar hak alma mücadelelerimiz sürecek. Bu sözlerimizi dikkate alsınlar; bizleri iyi tanırlar. Biz çay için kah kendimizi Çaykur önüne bağladık, kah uluslar arası yolları trafiğe kapattık, kah sermaye temsilcilerini yumurtalarımızla yıkadık.

Yaptık yine yaparız.