Dünya Çocuk Hakları Günü kutlu olsun!

Per, 20/11/2014 - 19:01
  • Arttır
  • Eksilt
  • Normal

" ürkek bir serçe gibi eğme başını.

kaldır başını ve dimdik dur.

bu senin değil, ülkemin ayıbı.

hırpalanmış yerlerinden öperim çocuk. "

Nazım Hikmet

Türkiye’de çocuk haklarından bahsetmek mümkün değil! Başına isabet eden biber gazı kapsülü yüzünden 269 gün küçük kalbiyle ölüme direnen Berkin Elvan yaşamını yitireli 7 ay oldu. Milyonların vicdanında yer eden öfke ise Tayyip Erdoğan’ın miting meydanlarında tükete tükete bitiremediği kine dönüştü. Berkin’in ölümüyle yazılan “destan”lar, Adana’da 14 yaşındaki İbrahim Aras’ın polis tarafından vurularak öldürülmesiyle yazılmaya devam etti. Geçen bir yıl boyunca onlarca çocuk işçi yaşamını yitirdi, çocuk hakları ihlalleri yaygınlaşmaya devam ediyor.

Toplumun en savunmasız kesimini oluşturan çocuklar, süren savaşların en çok etkilenen kesimlerini oluşturuyor. Türkiye’de ise bir yanda otuz yıldır süren savaşın mağduriyetini yaşayan çocukların yanına Ortadoğu’da yaşanan savaşlar sonucu göçe zorlanarak ülkemize gelen çocuklar da eklendi. Sınırların anlamsızlaştığı ve savaşın ülkemizin gerçeği haline geldiği bu koşulların bir sorumlusu da AKP iktidarıdır. Savaş sonucu göçe zorlanan çocuklar kamplarda zor şartlarda yaşamak zorunda kalıyor. Ailesiyle büyük kentlere göç etmek zorunda kalan çocukların bir kısmı sokaklarda yaşarken bir kısmı da işgücü piyasasının en güvencesiz ve en ucuz kesimini oluşturuyor.

AKP’nin eğitimin piyasalaştırılması ve gericileştirilmesi projesi olan 4+4+4 sisteminin sonuçları çocuk işçi ve çocuk gelin sayısındaki artış ile ortaya çıkmaya başladı. Resmi kaynaklarca onaylanan yılda 40bin çocuk gelin sayısı engellenmeye çalışılmıyor, açık lise gibi yeni düzenlemelerle destekleniyor. Çocuklar istismar ve şiddetin ortasına sürükleniyor. İşçi Sağlığı ve İş Güvenli Meclisi’nin (İSİG) raporuna göre çocuk işçilerin sayısı ise 893 bini geçerken, 2014 yılının ilk 9 ayında 42 çocuk çalışırken yaşamını kaybetti.

AKP’nin toplumu gericileştirme planlarının hedefinde çocuklar var. Düşünmeyen, biat eden, kindar nesil yetiştirme planları doğrultusunda eğitimin tamamı dinselleştirillirken okullar bir yandan İmam-Hatip okullarına dönüştürülüyor, bir yandan da okul içinde İmam-Hatip sınıfları açılmaya devam ediliyor. 2002’de 71 bin 100 olan İmam-Hatip öğrencisi sayısı, 2014’te 689 bin 232’ye ulaştı.. İmam-Hatip liselerine giden öğrenci sayısı 10 kat arttı.  MEB geçtiğimiz yıl da TEOG merkezi sınav sistemiyle 40 bin öğrenciyi isteği dışında İmam Hatip liselerine kaydetti. Son olarak üniversitede ve kamuda türbandan sonra ortaokulda kız çocuklarına türban dayatması AKP’nin kadın özgürlüğüne ve yaşamına müdahale alanlarını kız çocuklarından başlayarak genişlettiğini gösterdi.

Çocukların savaşın, sömürünün, açlığın, çocuk işçiliğinin olmadığı, anadilde, bilimsel, laik eğitim, nitelikli sağlık hakkına sahip oldukları, şiddet görmedikleri, sağlıklı bir çevrede yaşamaları  temel haklarıdır. Yarının sahiplerinin bu hakları kazandığı bir ülkeyi ve dünyayı kuracağız. Ve o zaman “harikulâde bir beşik olacak dünya, siyah, beyaz, sarı bütün çocukları sallıyan mavi atlas döşekli bir beşik”.

Oya Ersoy

Halkevleri Genel Başkanı