12 yıllık iktidarı boyunca gerici, cinsiyetçi politikaları ile kadınları toplumsal yaşamdan dışlayarak yalnızca aile içerisinde konumlandıran, emeğini güvencesizleştiren, sosyal güvenceden mahrum bırakarak sadaka ağının içerisinde kadınları dilencileştirmeye çalışan, kadına yönelik şiddeti engellemek yerine tırmandıran AKP iktidarı 2015 genel seçimde kadın düşmanı siyaset ile karşımıza çıkıyor. Kadınlar sandıkta da sokakta da kadın düşmanlığının üstüne üstüne yürüyor!
Ne Yaparsan Yap Kadınlar Susmayacak!
AKP’li erkekler, bakanlar, başbakan ve cumhurbaşkanı tarafından dile getirilen “Kadın- erkek eşit değildir” söylemini toplumsal yaşamın temel belirleyeni olarak her alanda yaygınlaştırmaya çalışan AKP iktidarı, bu söyleme kadınların sahip çıkması için yeni kadın dernekleri, vakıfları kuruyor. Bu söylemi sahiplenen kadınları genel seçimlerde milletvekili adayı yapıyor. Her şeye rağmen kadınların şiddete, gericiliğe, savaşa karşı mücadelesi sokakta büyüyor. Kadın özgürlük hareketinden korkan iktidar kadın örgütlerini, feministleri hedef alıyor. Ancak nafile; kadın katliamına karşı yaşam hakkımızı, baskıya, yok sayılmaya karşı eşitlik ve özgürlük mücadelesini büyütüyor, sokakları kadın isyanı ile özgürleştiriyoruz.
AKP kadınlara ne vaat ediyor?
AKP için kadın evde veya evli olmalı. Çocuk doğurmalı, “makbul anne” olmalı. Çalışma hayatına tam katılmamalı. Evin yükünü hafifletmek üzere esnek, güvencesiz çalışmalı. Bu nedenle AKP’nin kadınlara seçim vaadi evlenene çeyiz, çocuk doğurana pirim.
Zaten içinde erkeklerin yer aldığı TBMM’de kurulan kadın- erkek fırsat eşitliği komisyonu yerine Aile ve Sosyal Politikalar Komisyonunu kurmayı amaçlıyor.
Kadına yönelik şiddetle mücadeleyi buton gibi önlemleri uygulayarak bir güvenlik sorununa indirgeyerek koruma altına alınan kadınları dahi şiddetten koruyamayan AKP, Sığınmaevi yerine “konukevi” veya “aile danışma merkezleri” açıyor. Kadınları şiddetten korumak yerine ailesinin bütünlüğünü korumak için şiddete razı olmaya çağırıyor.
Çocuk, hasta, yaşlı bakımını zaten kadınlara yükleyen AKP şimdi de karşımıza “aile ve iş yaşamını uzlaştırmak” adına esnek, güvencesiz bir çalışma yaşamında kadınlara yoğun emek sömürüsü vaat ediyor.
Eşit ve özgür bir yaşamı kurmak için kadın düşmanlığına karşı mücadeleyi büyüteceğiz.
Ne Yaparsan Yap Kadınlar Konuşacak!
Biliyoruz ki kadınlar konuştukça katliamla, yalanla, hırsızlıkla, savaşla kurulan AKP iktidarı gerçeklerle yüzleşmekten kaçamayacak. Kadın düşmanlığına karşı mücadelemiz AKP’nin sonu olacak. Bunun için;
Biz kadınlar kadın olduğumuz için toplumsal yaşamdan dışlanmak, her fırsatta “kadın- erkek eşit değildir” diyenler tarafından yönetilmek istemiyoruz. Kadına yönelik şiddeti, tacizi, tecavüzü arttıran kadın düşmanı söylemlere, kadın kimliğini aşağılayan uygulamalara, cinsiyet ayrımcılığına son verilmesini istiyoruz.
Kadınların sosyal, siyasal taleplerinin Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’na sıkıştırılmasını istemiyoruz. Kadın olmaktan kaynaklı yaşadığımız sorunların çözümünde her fırsatta “aile bütünlüğü” adına bizleri yok sayan, yaşamsal tüm taleplerimize aile sınırı içersinde cevap veren uygulamaları kabul etmiyoruz. Kadınların kendi hayatlarında söz ve karar hakkını koruyan, yaşamına devam edebilmesi için barınma, güvenceli iş ve sosyal güvence haklarının garanti altına alınacağı bir Kadın Bakanlığı istiyoruz.
Toplumsal yaşamı cins ayrımcılığı ve kadın düşmanlığı üzerinden inşa eden gerici uygulamalar kadınları erkek şiddetinin hedefi haline getirdi. AKP dönemi tarihe kadın cinayetleri ile geçerken biz kadınlar kadın katliamına seyirci kalmıyor, hesap soruyoruz! Katledilen tüm kadınlar için adalet istiyoruz. Kadına yönelik şiddet olaylarında kadın beyanının esas alınmasını, erkeği aklayan haksız tahrik uygulamasına son verilmesini, şiddete maruz kalan kadınlar için sığınak açılmasını istiyoruz.
Kadının asli görevini aile içinde tanımlayan ve esnek çalışmayı bu bahaneyle genelleştiren “dinamik nüfusun korunması programı” ile kadınların emeğinin sömürülmesine izin vermeyeceğiz. Eşit işe eşit ücret, tüm ebeveynlere kreş hakkı istiyoruz.
Ne Yaparsan Yap Kadınlar Unutmayacak!
Güldünya’dan Ayşe Paşalı’ya, Özgecan’a katledilen kadınları, Antalya’da güvencesiz çalışan tarım işçisi kadınların nasıl can verdiğini unutmadık!
Reyhanlı’da, Roboski’de kaybettiğimiz insanları, IŞİD vahşeti ile hayatlarını kaybeden, tacize, tecavüze uğrayan Ezidi, Türkmen ve Kürt kızkardeşlerimize yönelik şiddeti unutmadık!
Oğlunun acısına kalbi dayanamayan Fadime Ayvalıtaş’ı, Berkinimizin annesini yuhalatanları unutmadık!
Soma’da, Ermenek’te gerçekleşen işçi katliamının ardından geride kalan kadınların adalet çığlıklarını, kadınlara güvence yerine sadaka verilmesini unutmadık!
Gezi direnişinde “Emri ben verdim” diyerek polislerin gerçekleştirdiği şiddeti meşrulaştıran, kadınları taciz eden polisleri aklayanları unutmadık!
Ne yaparsan Yap Kadınlar Hesap Soracak!
7 Haziran’da savaşa, gericiliğe, erkek egemenliğine karşı hem sokakta hem sandıkta kadın düşmanlarının üstüne yürüyeceğiz. Kadınların isyanı diktatörlük hevesi ile oy toplayanların karşısında barajları aşacak. Söz ve karar hakkımıza sahip çıkmak için, kadın düşmanlarından hesap sormak için, kadın erkek eşit değildir diyenlerin karşısına “kadın düşmanını başkan yaptırmayacağız!” diyerek çıkacağız. AKP’yi sokakta gerilettiğimiz gibi sandıkta da geriletmek için bugüne kadar hangi partiye oy vermiş olursa olsun bütün kadınları HDP’ye oy vermeye çağırıyoruz.
Dilşat Aktaş
Halkevleri Kadın Sekreteri