Dün yine ülkenin dört bir yanında onlarca eve kara haber gitti. Gençlerin ölüm haberleri. Bir süredir gündelik yaşamın bir parçası haline getirilerek olağanlaştırılan “ölümler, tutuklamalar, operasyonlar” hiç olağan değildir! En sonda değil en başta söyleyelim bu topraklarda, halkların iradesi ile çözülebileceği halde türlü yollarla çözümsüzlüğü derinleştirilen kendilerinin sebep olmadığı bir savaşta ölen tüm gençlerimiz için canımız yanmaktadır. Yakınlarının acısını paylaşıyoruz.
Kürt sorununda demokratik çözüm olanağının tıkandığı her durumda, savaşın tek yol olarak ortaya konduğu her durumda zarar gören bu ülke halklarının kardeşliğidir, zarar gören çocuklarını kaybeden yoksul halklardır, zarar gören savaş rejimiyle yönetilen, kaynaklar savaşa ayrıldığı için giderek daha da yoksullaşan tüm emekçilerdir.
AKP iktidarının uzunca bir süredir tek yol olarak savaş politikalarında ısrar etmesi; Kürt sorununda barışçıl demokratik kanalları ortadan kaldıran; KCK operasyonları ile bu yolu kurabilecek tüm seçilmiş Kürt siyasetçileri tutuklama saldırısı ile karşı karşıya bırakan baskıcı iktidar etme biçimi halkların barış ve kardeşlik özlemlerini daha uzaklara itmektedir.
Yine daha fazla kan dökme yeminleri, intikam naraları, yine hamasi nutuklar, yine akıldışı yaklaşımlar. 30 yılda 300’den fazla duyduğumuz belagat dolu ama anlamsız ve samimiyet içermeyen demeçler. Ama akan kanın durması için tek laf edilmiyor.
Yüzlerce kez söyledik, eylemler, etkinlikler yaptık; “Artık Yeter” dedik, ama yılmadan demeye devam edeceğiz, ta ki bu ülkede halkların kardeşliği, onurlu eşit yurttaşlığı tesis edilene kadar.
Tüm operasyonların durması, silahların susması, demokratik kanalların açılması, Kürt Halkının meşru temsilcilerinin muhatap alınması, halkların eşitlik ve özgürlük taleplerinin karşılığını bulacağı bir barış sürecinin örgütlenmesi dışında hiçbir yol bu kan ve gözyaşını durdurmayacaktır.
HALKEVLERİ GENEL BAŞKANI
İLKNUR BİROL