İktidar hedef gösteriyor, sağlık çalışanları ölüyor

Ct, 30/05/2015 - 23:23
  • Arttır
  • Eksilt
  • Normal

AKP iktidarının çok övündüğü sağlığı piyasalaştıran, hastaneleri ticarethane, hastaları müşteri haline getiren sağlık sistemi, iktidar sözcülerinin hastalarla sağlık çalışanlarını karşı karşıya getiren söylemlerinin de etkisiyle maalesef can almaya devam ediyor. Sağlığı bir hak olmaktan çıkaran “sağlıkta dönüşüm programı”nı adım adım devreye sokan AKP, sağlık çalışanlarının yıllardır sürdürdüğü “halkın sağlık hakkı mücadelesi” nedeniyle sağlığı piyasalaştırma programının önünde engel olarak gördüğü hekimleri hedef göstermekten geri durmuyor.

Dün Samsun Göğüs Hastalıkları ve Göğüs Cerrahisi Hastanesi’nde görevli Göğüs Cerrahisi Uzmanı Operatör Doktor Kamil Furtun silahlı bir saldırı sonucu öldürüldü. Tıpkı 3 yıl önce yüreklerde derin acı bırakan Dr. Ersin Arslan’ın Gaziantep’te görevi başındayken öldürülmesi gibi. Bu olay sağlık çalışanlarına yönelik şiddet sarmalının ne ilk örneği ne de korkarız ki son örneği olacaktır.

Sağlık Bakanı Müzezzinoğlu’nun olay sonrası yaptığı açıklama ise adeta kendi icraatlarını  ortaya koyuyor. Bakan 'Doktorun öldürülmesinin arka planı var mı yok mu ona bakıyoruz' diyor. Bu elim olayın arkasındaki neden bellidir: Sağlığı hizmet olmaktan çıkarıp piyasalaştıran, hastaneleri ticarethane, hastaları müşteri haline getiren AKP politikalarıdır.

AKP'nin toplumun tüm kesimlerini karşı karşıya getirme, düşmanlaştırma siyasetinden hekimler ve diğer sağlık çalışanları da yıllardır nasibini alıyor. Hekimlerin "Hekimlere iğne bile yaptırmam, getiririm 100-150 dolara yabancı hekim çalıştırırım”, “Doktorların eli hastaların cebinde”, "Doktor efendi mani peşinde" sözleriyle itibarsızlaştırmaya çalışıldığı, aile hekimliği ile hekimlerin işletmeciye hastanın müşteriye dönüştürüldüğü, hekim başına düşen hasta sayısının katlanarak arttığı bir ortamda hastanelerin şiddet yuvası olması kaçınılmazdır. Her türlü kamusal hak gibi sağlık hakkını da piyasalaştıran AKP iktidarı, sağlık hizmeti sunulan yerlerde yaşanan şiddet ortamını beslemekte, can derdine düşmüş hastalarla iş yükünün altında boğulan sağlık çalışanlarının karşı karşıya gelmesine neden olmaktadır.

Sağlık piyasalaştıkça canlarımız gidiyor. Hem tedavi olmak isteyen, insan olmaktan doğan haklarını alamayan yurttaşlar, hem sağlık çalışanları, sağlıkta dönüşüm programının ve programın yürütücüsü AKP iktidarının piyasacı, düşmanlaştırıcı uygulamalarının, hırsızlıklarının kurbanı haline geliyorlar.

3 yıl önce tıpkı Doktor Kamil Furtun gibi Doktor Ersin Arslan’ı bir saldırıda kaybetmemizin ardından açılan 113 Beyaz Kod şiddet hattına göre 2012’den bu yana (sadece bildirilen vakalar değerlendiriliğinde) 31767 sağlık çalışanı şiddete uğradı. Bildirilmeyen yüzlerce hatta binlerce vakanın varlığının biliniyor olması ise durumun vahametini ortaya koymaktadır.

Doktor Kamil Furtun’un kaybı hem acımızı hem öfkemizi artırdı. Hem sağlık çalışanları hem hastalar için insanca tedavi görülebilecek ve hizmet sunulabilecek bir ortam yaratılabilecekkken, hastayla sağlık çalışanları karşı karşıya getirenlerin sorumluluğunu unutmuyoruz. İnsanca yaşayabileceğimiz, parasız, nitelikli, ulaşılabilir sağlık hizmetinden yararlanabileceğimiz, canlarını dişlerine takarak bu hizmeti sunan sağlık çalışanlarının hakettiği değeri görebileceği bir düzen için mücadele etmeye devam edeceğiz.

Halkevleri Genel Başkanı

Oya Ersoy